Terör örgütü PKK'nın silah bırakma kararı almasıyla birlikte gözler, örgütün diğer uzantılarına çevrilmişti. Özellikle Suriye ve İran'daki yapılanmaların nasıl bir yol izleyeceği merak konusuyken, İran kolu PJAK'tan şok bir açıklama geldi. PJAK, silah bırakmayacaklarını ve silahlı mücadeleye devam edeceklerini duyurdu. Bu açıklama, bölgedeki güvenlik dengelerini nasıl etkileyecek?

PJAK'tan Silahlı Mücadele Vurgusu

PKK'nın İran uzantısı olarak bilinen PJAK (Kürdistan Özgür Yaşam Partisi) Eş Başkanı Amir Karimi, PKK'nın aldığı kararı "bölgesel çözüm açısından değerli" olarak nitelese de kendi örgütlerinin bu sürece katılmayacağını belirtti. Karimi, "Öcalan’ın çağrısı, Orta Doğu’da Kürt meselesinin barışçıl çözümüne yönelik olumlu bir adım olabilir. Ancak biz PJAK olarak, ne silah bırakacağız ne de kendimizi feshedeceğiz. PKK’nın aldığı karar kendi yapısı içindir, PJAK’ı bağlamaz" ifadelerini kullandı.

Bu açıklama, PJAK'ın özellikle İran rejimine karşı yürüttüğü silahlı mücadelenin devam edeceğinin sinyallerini veriyor. Karimi, Tahran yönetimine karşı silahlı direnişi sürdüreceklerini vurguladı. Bu durum, İran'da zaten gergin olan güvenlik durumunu daha da karmaşık hale getirebilir.

PJAK Nedir?

PJAK, İran'da 2004 yılında faaliyetlerine başlamış bir terör örgütüdür. Üye sayısı 2 ila 3 bin arasında tahmin edilmektedir. İran-Irak sınırındaki dağlık bölgelerde güvenlik güçleri ile sık sık çatışmalara giren örgüt, Tahran, Ankara ve Washington tarafından terörist olarak nitelenmektedir.

PJAK'ın temel amacı, İran'da Kürtlerin haklarını savunmak ve özerklik elde etmektir. Ancak örgütün kullandığı yöntemler, şiddet ve terör eylemleri olduğu için uluslararası toplum tarafından kınanmaktadır.

Bölgesel Etkileri Ne Olacak?

PJAK'ın silah bırakmama kararı, bölgedeki diğer aktörler üzerinde de etkili olabilir. Özellikle:

• İran'ın iç güvenliği üzerinde baskı artabilir.
• Türkiye ile İran arasındaki sınır güvenliği konularında işbirliği daha da önem kazanabilir.
• Suriye'deki Kürt grupları üzerindeki baskı artabilir.
• ABD ve diğer batılı ülkelerin bölgeye yönelik politikaları yeniden gözden geçirilebilir.

Bu gelişmeler ışığında, Orta Doğu'da Kürt meselesinin çözümü daha da karmaşık bir hale gelebilir. Barışçıl çözümlerin bulunması ve şiddetin sona ermesi için tüm tarafların diyalog yolunu seçmesi büyük önem taşıyor.

PJAK'ın bu kararı, bölgedeki istikrarı tehdit etmeye devam edecek gibi görünüyor. İran hükümetinin bu duruma nasıl bir yanıt vereceği ve uluslararası toplumun bu konuda nasıl bir tutum sergileyeceği önümüzdeki günlerde yakından takip edilecek.