İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ),Filistin halkının 77 yıldır devam eden sürgün, direniş ve varoluş mücadelesini konu alan etkileyici bir sergiye ev sahipliği yapıyor. İslam Dünyası ve Küresel İlişkiler Uygulama ve Araştırma Merkezi (CİGA) tarafından organize edilen bu sergi, 1948'de başlayan ve hala devam eden Nakba'nın (Büyük Felaket) yıl dönümünde ziyaretçilerini derin bir tarihsel yolculuğa çıkarıyor. Sergi, Filistin halkının yaşadığı acıları, direnişini ve umutlarını gözler önüne sererek, izleyicilere unutulmaz bir deneyim yaşatmayı amaçlıyor.

Nakba'nın İzleri İZÜ'de

Nakba, Filistinliler için sadece bir tarih değil, aynı zamanda hala devam eden bir travmadır. 1948 yılında yaşanan olaylar, yüz binlerce Filistinlinin topraklarından sürülmesine ve büyük bir insani krize yol açmıştır. İZÜ'deki sergi, bu acı dolu tarihi yeniden hatırlatırken, Filistin halkının direnişini ve var olma mücadelesini de vurguluyor. Sergi kapsamında, o döneme ait fotoğraf ve belgeler, Filistinli sanatçıların eserleri ve sözlü tarih anlatıları yer alıyor. Bu sayede ziyaretçiler, Nakba'nın derin etkilerini daha yakından hissedebiliyor.

Sergide Neler Bulunuyor?

Sergi, Filistin halkının 77 yıllık sürgün hayatını farklı açılardan ele alıyor. Ziyaretçiler, sergide şu temaları bulabilirler:

• Sürgünün İlk Yılları: 1948'deki olayların ardından yaşanan göçler ve mülteci kamplarındaki yaşam koşulları.
• Direnişin Sembolleri: Filistin halkının işgale karşı verdiği mücadele ve kullandığı semboller.
• Umut ve Gelecek: Filistinli gençlerin gelecek hayalleri ve barış umutları.

Sergi, sadece bir tarih anlatısı değil, aynı zamanda Filistin halkının kültürel mirasını ve kimliğini de yansıtıyor. Sergiye gelen ziyaretçiler, Filistin'in zengin kültürü ve sanatıyla da tanışma fırsatı buluyor.

Serginin Önemi ve Etkisi

İZÜ'de açılan bu sergi, Filistin meselesine dikkat çekmek ve farkındalık yaratmak açısından büyük önem taşıyor. Sergi, ziyaretçilere Filistin halkının yaşadığı zorlukları ve direnişini daha yakından anlama fırsatı sunarken, aynı zamanda barış ve adalet çağrısında bulunuyor. Serginin, özellikle genç nesillerin Filistin meselesine duyarlılık göstermesine ve bu konuda daha fazla bilgi edinmesine katkı sağlaması bekleniyor.

Sergi, Filistin halkının yaşadığı acıları ve umutlarını bir araya getirerek, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunuyor. Bu sergi, sadece bir sanat etkinliği değil, aynı zamanda bir insanlık dersi niteliği taşıyor. İZÜ'deki bu anlamlı sergi, Filistin meselesine duyarlılık gösteren herkesi derinden etkileyecek ve düşündürecek.