İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İstanbul açıklarında meydana gelen deprem sonrası yapılan yayınlara ilişkin sert bir açıklama yaptı. Altun, bazı medya kuruluşlarının reyting uğruna vatandaşları paniğe sevk ettiğini ve yanlış yönlendirdiğini belirterek, bu tür sorumsuz yayıncılığın kabul edilemez olduğunu vurguladı. Peki, Altun'un açıklamaları ne anlama geliyor? Hangi medya kuruluşları hedefte? İşte detaylar...
Sorumsuz Yayıncılığa Ağır Eleştiri
Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Marmara Denizi'nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem sonrası bazı medya kuruluşlarının yayınlarını eleştirdi. Altun, bu kuruluşların yüzeysel ve sansasyonel ifadelerle yanlış yönlendirmelere yol açtığını, hatta vatandaşları paniğe sevk ettiğini ifade etti. Altun'un açıklamalarından satır başları:
- "İstanbul'da yaşanan depremin hemen sonrasında görsel, işitsel ve dijital medya kuruluşlarının yer verdiği bazı şahıslar konu ile alakalı yüzeysel ve sansasyonel ifadeler kullanmakta, birtakım temelsiz değerlendirmelerle yanlış yönlendirmelere kapı aralamaktadır."
- "Bazı medya kuruluşları da maalesef reyting uğruna, vatandaşlarımızı paniğe sevk edip yanlış yönlendirmek pahasına sansasyonel ifadelere çokça yer vermekte, sorumsuz bir yayıncılık örneği sergilemektedir."
- "Önemli ölçüde dezenformasyon da içeren bu yayınlar ilgili kurumlarımızca sıkı bir şekilde takip edilmektedir. Bunlara karşı gerekli adımlar yasalarımız çerçevesinde atılacaktır."
- "Tüm kuruluşlarımızı sorumlu yayıncılığa davet ediyoruz."
Dezenformasyona Karşı Uyarı
Altun, açıklamalarında dezenformasyonun önemine de dikkat çekti. Deprem gibi hassas bir konuda yapılan yanlış bilgilendirmelerin toplumda büyük bir panik ve güvensizlik yaratabileceğini vurgulayan Altun, ilgili kurumların bu tür yayınları yakından takip ettiğini ve gerekli adımların atılacağını belirtti. Bu durum, medyanın deprem gibi doğal afetler sırasında daha dikkatli ve sorumlu davranması gerektiğinin altını çiziyor.
Sorumlu Yayıncılık Çağrısı
İletişim Başkanı Altun, tüm medya kuruluşlarını sorumlu yayıncılığa davet ederek, vatandaşların doğru ve güvenilir bilgilere ulaşmasının önemini vurguladı. Deprem gibi olağanüstü durumlarda, medyanın panik yaratmak yerine, doğru bilgilendirme yaparak toplumun dayanışmasına katkıda bulunması gerekiyor. Bu çağrı, medyanın toplumsal sorumluluğunu bir kez daha hatırlatıyor.
Fahrettin Altun'un bu sert açıklamaları, deprem yayıncılığı konusunda yeni bir tartışma başlatacağa benziyor. Reyting kaygısıyla yapılan sorumsuz yayıncılığın önüne geçilmesi ve vatandaşların doğru bilgilendirilmesi için atılacak adımlar merakla bekleniyor. Bu durum, medyanın etik değerlere uymasının ve toplumsal sorumluluğunu yerine getirmesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.