İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan, ABD ile müzakere sürecine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Tahran'da düzenlenen bir toplantıda konuşan Pezeşkiyan, ulusal çıkarların korunması şartıyla anlaşmaya hazır olduklarını vurguladı. Ancak, ABD'nin eşit şartlarda müzakere etmemesi durumunda farklı yollar izleyeceklerini belirtti. Pezeşkiyan'ın bu açıklamaları, İran-ABD ilişkilerindeki gerilimin ortasında dikkat çekici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
İran'dan ABD'ye Anlaşma Çağrısı
Pezeşkiyan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "ABD ile müzakerelerde belirlenen çerçevede ve ulusal çıkarlarımızı koruyarak bir anlaşmaya varmaya hazırız ancak onlar bizimle eşit konumda müzakere etmek istemezlerse yolumuza devam ederiz. Devrim Rehberi'nin (İran lideri Ayetullah Ali Hamaney) dediği gibi, biz ne iyimseriz, ne de kötümseriz." Bu sözler, İran'ın müzakereye açık olduğunu ancak taviz vermeyeceğini gösteriyor. Pezeşkiyan ayrıca, "Biz kavga etmek için burada değiliz fakat zorbalığı da kabul etmiyoruz." diyerek, ülkesinin barışçıl bir çözüm arayışında olduğunu vurguladı.
İran-ABD Müzakere Süreci Nasıl İlerledi?
İran ile ABD arasındaki müzakere süreci, inişli çıkışlı bir seyir izledi. ABD'nin 2018'de nükleer anlaşmadan çekilmesiyle gerilen ilişkiler, son dönemde yeniden diyalog arayışlarına sahne oldu. İşte sürecin önemli kilometre taşları:
- Trump'ın Mektubu: Eski ABD Başkanı Donald Trump, İran lideri Hamaney'e doğrudan nükleer müzakere çağrısında bulunan bir mektup göndermişti.
- Umman'daki Görüşmeler: İran ve ABD, Umman'ın aracılığıyla dolaylı görüşmeler gerçekleştirmişti. Bu görüşmelerde ilerleme kaydedildiği belirtilmişti.
- Roma'daki Toplantı: Taraflar, İtalya'nın başkenti Roma'da yeniden bir araya gelerek müzakerelere devam etmişti.
- Teknik Görüşmeler: Umman'da uzmanlar düzeyinde teknik görüşmeler yapılmış, ardından dolaylı görüşmelerin devam edeceği bildirilmişti.
Bu süreç, iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceği açısından büyük önem taşıyor.
Nükleer Anlaşmanın Önemi
İran nükleer anlaşması, 2015 yılında İran ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesi (ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa) ve Almanya arasında imzalanmıştı. Anlaşma, İran'ın nükleer programını sınırlandırmayı ve karşılığında ülkeye uygulanan yaptırımların kaldırılmasını öngörüyordu. Ancak, ABD'nin 2018'de anlaşmadan çekilmesiyle süreç sekteye uğramıştı. Anlaşmanın yeniden canlandırılması, bölgedeki istikrar ve güvenlik açısından büyük önem taşıyor.
Pezeşkiyan'ın açıklamaları, İran'ın müzakereye açık olduğunu ve ulusal çıkarlarını koruyarak bir anlaşmaya varmaya hazır olduğunu gösteriyor. Ancak, ABD'nin yaklaşımı ve müzakere şartları, sürecin geleceğini belirleyecek. Tarafların yapıcı bir diyalog sürdürmesi, bölgedeki gerginliğin azaltılması ve kalıcı bir çözüm bulunması açısından kritik önem taşıyor. Aksi takdirde, İran-ABD ilişkilerindeki belirsizlik ve gerilim devam edebilir.
