İBB'de Şok Tutuklama! Gökhan Günaydın'dan Olay Yorum
Dünya

İBB'de Şok Tutuklama! Gökhan Günaydın'dan Olay Yorum


28 May 20255 dk okuma26 görüntülenmeSon güncelleme: 28 June 2025

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik düzenlenen operasyon kapsamında İBB Özel Kalem Müdürü Kadriye Kasapoğlu’nun tutuklanmasına sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşımla tepki gösterdi. Günaydın, tutuklamanın gerekçelerini sorgulayarak, hukuki olmadığını savundu.

Kadriye Kasapoğlu Neden Tutuklandı?

Gökhan Günaydın, Kasapoğlu’na yöneltilen suçlamaların dayanağını sorguladı. Günaydın'ın açıklamasına göre, suçlamalar; iş arkadaşlarıyla baz sinyali paylaşması, telefon görüşmeleri ve ikinci el araç sahibiyle ilgili sorulardan ibaret. Günaydın, bu durumun hukuki bir tutuklama gerekçesi olamayacağını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

“Her tutuklama farklı bir öykü. Kadriye Kasapoğlu’na yöneltilen suçlamalar; iş arkadaşlarıyla baz sinyali paylaşması, telefon görüşmeleri ve ikinci el araç sahibiyle ilgili sorulardan ibaret. Hukuk adına üzücü.”

Günaydın'ın bu paylaşımı, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı ve İBB'ye yönelik operasyonların siyasi bir motivasyon taşıdığı iddialarını yeniden gündeme getirdi. Peki, bu tür tutuklamalar hukuki mi, yoksa siyasi mi?

Türkiye'de Hukuk ve Siyasi Baskılar

Türkiye'de hukuk sistemi ve siyasi baskılar arasındaki ilişki uzun zamandır tartışma konusu. Birçok hukukçu ve siyaset bilimci, yargının bağımsızlığının zedelendiği ve siyasi amaçlarla kullanıldığı yönünde eleştirilerde bulunuyor. Bu tür davalarda, delillerin yetersizliği ve tutuklama sürelerinin uzunluğu gibi sorunlar sıkça gündeme geliyor.

Bu durum, Türkiye'nin hukuk devleti olma niteliğini sorgulatırken, uluslararası arenada da eleştirilere neden oluyor. Hukukun üstünlüğünün sağlanması ve yargı bağımsızlığının korunması, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde hayati önem taşıyor.

Gökhan Günaydın'ın İBB Özel Kalem Müdürü Kadriye Kasapoğlu'nun tutuklanmasına yönelik tepkisi, Türkiye'deki hukuk sisteminin ve yargı bağımsızlığının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu tür olaylar, hukukun siyasi baskılardan uzak, adil ve şeffaf bir şekilde işlemesi gerektiğinin altını çiziyor. Umarız, bu ve benzeri davalar, adaletin tecelli etmesi ve hukukun üstünlüğünün sağlanması için birer fırsat olur.