Milliyet yazarı Özay Şendir, "Kara kitabın sırrı ve Avrupa Birliği" başlıklı yazısında, Kıbrıs'ta EOKA örgütünün Rum toplumuna yönelik gerçekleştirdiği kanlı eylemleri gündeme taşıdı. Şendir, İngilizlere karşı direniş örgütü olarak lanse edilmeye çalışılan bu faşist yapının, aslında 203 Rum'u katlettiğini vurguladı. Bu durum, Kıbrıs'ın yakın tarihinde unutulmaya yüz tutmuş karanlık bir sayfa olarak dikkat çekiyor.

EOKA'nın Gerçek Yüzü: Rumlara Yönelik Şiddet

EOKA (Ethniki Organosis Kyprion Agoniston),Kıbrıs'ta Enosis (Yunanistan ile birleşme) amacını güden ve 1950'li yıllarda faaliyet gösteren bir örgüttü. Ancak örgütün faaliyetleri sadece İngiliz sömürge yönetimine karşı değil, aynı zamanda Kıbrıs'taki Rum toplumu içinde farklı görüşlere sahip olanlara ve iş birliği yaptığı düşünülenlere karşı da şiddet içeriyordu. Özay Şendir'in yazısında belirttiği gibi, bu durum örgütün gerçek yüzünü ortaya koyuyor.

EOKA'nın Rumlara yönelik şiddet eylemleri, örgütün ideolojik saplantıları ve Enosis amacına ulaşmak için her türlü yolu mübah görmesiyle açıklanabilir. Örgüt, kendi hedefleri doğrultusunda hareket etmeyen veya engel olarak gördüğü kişileri acımasızca cezalandırmaktan çekinmedi. Bu durum, Kıbrıs Rum toplumunda derin yaralar açmış ve uzun yıllar boyunca travmalara neden olmuştur.

• EOKA'nın Rumlara yönelik şiddet eylemlerinin bazı nedenleri:
• Enosis amacına ulaşmak için her türlü yolu mübah görmesi
• Farklı görüşlere tahammülsüzlük
• İş birliği yaptığı düşünülenlere karşı intikam duygusu

Kıbrıs'ın Unutulan Kurbanları

Özay Şendir'in yazısı, Kıbrıs'ta EOKA tarafından katledilen 203 Rum'un hikayesini yeniden gündeme getirerek, bu unutulmuş kurbanların anısını yaşatmayı amaçlıyor. Bu olaylar, Kıbrıs'ın yakın tarihine ışık tutarken, şiddetin ve ideolojik saplantıların nelere yol açabileceğini de gözler önüne seriyor. Bu kurbanların unutulmaması, geçmişten ders çıkarılması ve benzer acıların tekrar yaşanmaması için büyük önem taşıyor.

Kıbrıs sorunu, sadece Türk ve Rum toplumları arasındaki anlaşmazlıklardan ibaret değil. Aynı zamanda, Rum toplumu içinde yaşanan iç çatışmaların ve şiddet olaylarının da derin izler bıraktığı bir gerçektir. Bu nedenle, Kıbrıs'ın geleceği için adil ve kalıcı bir çözüm bulunurken, tüm bu acıların ve travmaların dikkate alınması gerekiyor.

Özay Şendir'in yazısı, Kıbrıs'ın yakın tarihine ışık tutarken, EOKA'nın Rumlara yönelik şiddet eylemlerini hatırlatarak, bu acıların unutulmaması gerektiğini vurguluyor. Bu durum, Kıbrıs sorununun çözümüne katkıda bulunurken, şiddetin ve ideolojik saplantıların nelere yol açabileceğini de gözler önüne seriyor. Kıbrıs'ta kalıcı barışın sağlanması için, tüm bu acıların ve travmaların dikkate alınması büyük önem taşıyor.