6 Şubat depremlerinin acı bilançosu hala yüreklerimizde tazeyken, Gaziantep'te yıkılan Yunus Kaya Apartmanı davasında karar açıklandı. 67 kişinin hayatını kaybettiği, 19 kişinin ise yaralandığı bu elim olayda, müteahhit Yunus Kaya'ya verilen ceza kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Peki, adalet yerini buldu mu?

Yunus Kaya Apartmanı Faciası: Bilinçli Taksir Mi, Cinayet Mi?

Gaziantep'in Nurdağı ilçesinde, Kurudere-1 Mahallesi'nde bulunan Yunus Kaya Apartmanı, depremin etkisiyle yerle bir oldu. Enkaz altında kalan 3 aylık bir bebek de dahil olmak üzere 67 kişi yaşamını yitirdi. Yıkımın ardından başlatılan soruşturma, apartmanın yapımında ciddi hatalar olduğunu ortaya koydu. Müteahhit Yunus Kaya, "bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan yargılandı.

Mahkeme, Yunus Kaya'ya iyi hal indirimi uygulayarak 13 yıl 9 ay hapis cezası verdi. Bu karar, hayatını kaybedenlerin yakınları başta olmak üzere birçok kişide büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Birçok kişi, bu cezanın yeterli olmadığını ve adalet duygusunu zedelediğini düşünüyor.

Türkiye'de Deprem Gerçeği ve İnşaat Sektöründeki Denetimsizlik

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke. Bu nedenle, binaların depreme dayanıklı olması hayati önem taşıyor. Ancak, geçmişte yaşanan depremler, inşaat sektöründeki denetimsizliklerin ve ihmallerin nelere yol açabileceğini acı bir şekilde gözler önüne serdi. Yunus Kaya Apartmanı faciası da bu acı gerçeği bir kez daha hatırlattı.

Depremlerde yaşanan can kayıplarının en aza indirilmesi için, inşaat sektöründeki denetimlerin sıkılaştırılması, mevcut yapı stokunun güçlendirilmesi ve vatandaşların bilinçlendirilmesi gerekiyor. Aksi takdirde, gelecekte de benzer acıların yaşanması kaçınılmaz olacaktır.

• İnşaat denetimlerinin artırılması
• Mevcut yapı stokunun depreme dayanıklılığının incelenmesi
• Riskli binaların güçlendirilmesi veya yıkılarak yeniden yapılması
• Vatandaşların deprem konusunda bilinçlendirilmesi

Yunus Kaya Apartmanı davasında verilen karar, depremde hayatını kaybedenlerin yakınlarının acısını dindirmeyecek. Ancak, bu karar, inşaat sektöründeki sorumluluk bilincinin artmasına ve benzer faciaların önlenmesine katkı sağlayabilir. Unutulmamalıdır ki, her can kaybı önlenebilir bir kayıptır.